Bak Şu Kudretli Ağaca Sen
Bak Şu Kudretli Ağaca Sen
Sanki Bir Vatan Sanki Bir Devlet
Hangi usta vurdu örse böyle hangi alazda
Hangi kızıl alaca yaladı seni hangi seherde
Hangi gelin ağladı gece baykuşuyla sende
Direncin neden bu kadar kuvvetli
Hala yeşil durur bir yanın
Avazın neden bu kadar yanık
Erken mi koptu bir kanadın kırık
Dökülür tel tel gövde denen zırhın
Hangi leylek bıraktı bu teleğini sende
Getirmiş miydi Afrika'dan bir dost ses
Yoksa daha alacağın mı kalmıştı
Geçen seneki güzden, yazdan
Küf kokuyor
Toprak rengini almış geniş yaprakların
Ama tek birisi de
Hani örter mi örter
En mahrem yerlerini bir ölünün
Ya karıncalarına ne demeli
Hayat kaynağı serçelerine, o neşeye, o sevince
Sanki en eğlenceli seyran yeri olmuş tüm bedenin
Şimdi Gülhane Parkı'nda değil de
Bir çay bahçesinde olacaktın tüm haşmetinle
Kimi okey taşı, kimi demli bir çayın
Neşesine neşene katarken
Aşağıdan yukarı seyre dalacaktı
Gazetesini okumaya ara veren bir yazarın
Şimdi bildim, şimdi bildim
Sendin ya sendin
Akarsular gibi berrak düşler kurduran
Bir an olsa bile diş ağrısını unutturup
Şükrettiren nice nice canlara
Ama boş ver be koca ağaç şimdi
Tüm bunları boş ver
Yok Osmanlı'yı da sana benzetirler, Bizansı da
Ne kadar sağlık ve bolluk yalanı varsa
Senin adınla anarlar bir bir bu zavallı kullar
Sende o kadar hile hurda olmaz
Elbette ki bilirim ben
O kadar tarih okumuş bir insanım şunun şurasında
Ama, ama böyle güçlü, bu kadar kudretlisin ya
Hele ulaş, ulaş, daha ötelere de ulaş
Bizim sözümüz pek geçmiyor bugünlerde
O ulular ulusu Yaradana
İşsizlere iş, açlara aş, kimsesizlere bir can yoldaş ol sen
Ne olur ulu ağaç, köklü ağaç, bahtiyar ağaç
Sağlam ve hiçbir evladını üzmeyen
Bir devlet gibisin vallahi, ne yalan söylemeli
Dualarımızı, dileklerimizi, temannalarımızı
İlet de bilsin, o tüm yıldızları var eden
Anlat ki görsün bu zavallı biçareleri
İnsaf buyursun, ihsan buyursun biraz
Çok melül, mahzun olduk bu zaman
Ayhan Aydın
8 Kasım 2021
Gülhane Parkı
Erenler Ocağı Hakk Meydanıdır
Erenlerin Ocağı Hakk Meydanıdır
Gönül sıdk ile katıl ulu kervana
Erenlerin ocağı Hakk meydanıdır
Özünü yokla da öyle gir bu nara
Arınıp da paklanma er meydanıdır
Gerçekler muhabbet eylerler öz candan
Geçerler elbet kinden, benlik ve govdan
Adem'i bir görürler bir nurdan, kandan
Zikr edip coşan mazlumlar dergahıdır
Gezersin tüm âlemi bir zaman bezgin
Olursun çok pişman her daim pek şaşkın
Karanlıklarda kalma sakın ha düşkün
Gönüllerin bir olup bul divanıdır
Dilleri de bal, inci, mercan söyleşir
Cemali nurlu ayrılıklar birleşir
Doğrudur eller gerçek dosta ulaşır
Sinede açan tüm varlık âlemidir
Nice vakitler hayaliyle yanarsın
Kimileyin güler de kimi ağlarsın
Gerçek yar olan gelip yaram bağlasın
Umudun boy verdiği aşk harmanıdır
Cevheri ayırasın ham ile hası
Bulasın ol gül güzlü pir denen zatı
Eresin birlik denen insanlık vasfı
Doğru yoldan ayrılma Mansur Dar'ı'dır
Ayhan Aydın
31 Ekim 2021
Ali Büyükşahin Dede'ye şiir...
Çok sevdiğim Ali Büyükşahin Dede'ye şiir...
Ben bir gülistan içinde zara tutuştum
Gül ağlar, bağ ağlar, bağda bülbüller ağlar
Bir ehli kâmil yol önderini kaybettim
Tanıyan bilenler cümle aşıkan ağlar
Her çağda da bulunmaz kolayınan gelmez
Kucaklamıştır herkesi bir ayrım bilmez
Benliğini aşmıştır ayrı gayrı görmez
Özü turap olmuş gittiği yollar ağlar
Gönüller bahçesinde canları derleyen
Suriye'de bir mürşit olarak söylenen
Gerçek yol oğlu olup cemleri birleyen
Sazlar dertli dertli çalıp sevenler ağlar
Cevheri'yim der ki gel de helâlleşelim
Gel şöyle sevgili pirim cemalleşelim
Sana daha tam doyamadık söyleşelim
Meydanda meleyen koç kurbanların ağlar
Ayhan Aydın
28 Eylül 2021
Gidelim buradan yollar aşıp gidelim
Gözelerden sular kurumadan içelim
Varalım da bir dost cemali görelim
Gönül bahçesinden güller derelim
Bahçıvanlar zar ağlar bülbüller elinden
Dil yarası geçmez sevenlerin gönlünden
Ayrılık çok yaman olur dağlar başından
Gönül bahçesinden güller derelim
Çerağları yanan dergâhına varalım
Bir mürşit postuna niyaz bent olalım
Muhabbetin bağında didarlar görelim
Gönül bahçesinden güller derelim
Ali Dedem ehl-i kamil yol önderimiz
Kolay bulunur mu böyle bir değerimiz
Nurları akar, ışık saçar bir bilgemiz
Gönül bahçesinden güller derelim
Sen bir Cevheri'sin söylersin her bir sözü
Kolay bulunur mu sandın sen bir özü
Dökme her yerde sakın yürekteki közü
Gönül bahçesinden güller derelim
Ayhan Aydın
28 Eylül 2021
İstanbul
Kimi Güler Kimi Ağlar Bir Zaman
Kimi Güler Kimi Ağlar Bir Zaman
Bir kimsesizlik hissi var havada
Kediler büzüşmüş
Dar vakitlerde ışıksız sokaklarda
Kaplumbağlar yok hükmündedir şimdi
Ovalarda, çalı diplerinde
Üşümüş tüm gölgeler
Titrer durur camlar biteviye
Hani bir yaşlı teyze vardı
Geçince köşe başını
İri bir söğüt misali
Salkım saçak güneşe verirdi kızıl saçlarını
Kahkahaları boğardı tüm sessizlikleri
Selam versen bağrına basardı seni
Gitmiş artık o da
Göçmen kuşların ardından
Çok uzaklara
Tenhalaştı şehirler
Yalnızlaştı insanlık
Paylaşılmadıkça sevgiler
Çok soğudu suratlar, kaldırımlar
Ayhan Aydın
27 Ekim 2021
Kadıköy
DUTLUK DERESİ DERİN ÖYKÜLER
DUTLUK DERESİ DERİN ÖYKÜLER
Hani el ele tutuşurduk, kardeş olurduk
Oyunlar oynar, güler söylerdik
Bir çağlayan sesiydi sokağın sesi
Ezanlar, seyyar satıcılar, kahkahalar
Karışırdı ya birbirine yanık bir türkü gibi
Zaman, mekân, kan / ter
Bir aşağı mahalle, bir yukarı mahalle
Dutluk Deresi, hem de Hakimin Bağı
Her şey birbirine kavuşurdu
Gün nasıl da erken biterdi o zamanlar
Bir türlü anlamazdık
Oynamak, oynamak, oynamak
Bıkıp usanmadan oyun oynamak
Gam, tasa çok uzaklarda bir bilinmezdi
Çocukluk doldurmuştu tüm bahçeleri, bağları
Otlar diz boyu gelirdi o zaman bizlere
Çankırılı çocukluk arkadaşım Recai
Ne saf, ne tertemiz bir can insandır
Konu, komşu ve sohbet hiç bitmese
Çaydanlıkta çaylar hiç tükenmese
Sobalarda ateşler hiç sönmese
Dallas'ın Ceyar'ı amacına hiç ermese
Ne çok mutluluk hayalleri kurardık
Böyle yalın, böyle namuslu, böyle içten
Şinikli Kadir Amca ne mantıklı konuşur
Gülhanım Hala nice güzellikler açar
Necla Abla hep dertleşirdi annemle
Nazime Hala Kuran söyler diliyle
Kırıkkale'den gelip Zemci Amca'm der
Girerdi kapıdan apansız
Haskıs Bibi tüm babayiğitliyle
Hele Makbule Teyze gelende
Hacı Bektaş'ın, Kadıncık Ana'nın
Nefesini verirdi dualı ağzıyla
Ara ara giderdik Samsun Köprüsü ve de
Natoyolu'ndaki hısım akrabalara da
Büyük bir özlem giderir gibi
Sarılırdık birbirimize doya doya
Sanki başka bir şehre gitmenin heyecanıyla
Pazardan bir kitap aldı
Günün birinde annem bana
Okuduğum ilk kitaptı Arı Maya
Hep sevgi ve mutluluk dağıtan
Eğitip nice dersler veren çevresine ve de
Yorgunluktan hep bitap düşen
Bir gönüldü onunkisi
Kırk yıl olmuş
Aradan geçen
Günler ne de çabuk geçmiş böyle
Ne sokaklarda bir neşe
Ne mutluluk kalmış
Apartmanların gölgelerinde
Mamak Misket Mahallesi
Dutluk Deresi'nden
En son duydum ki
Ah Gülsüm Teyzeee, diye
Babaanneme yürekten seslenen ve
Her daim tertemiz giyinen
Yozgatlı Elif Abla da
Göçmüş bu diyardan
En erken emekli olan
Şakir Amca da yalnız kalmış artık
Bu fani alemde Hakk'ı zikrederken
Ayhan Aydın
27 Ekim 2021
SOKAKLARDA
Sokaklarda,
Okul bahçelerinde
Yıkılmış binaların
Bodrum katlarında
Barikatlarda
Gece alevlerinde
Soluksuz kalışının çırpınışı ve
Kısık sesidir
Sönük yıldızlar altında
İnildeyen çağrısı çocukluğumun
Ayhan Aydın
26 Ekim 2021
Diğer Makaleler...
- Alevi - Bektaşi Toplumunun Üstüne Çöken Çıkarcı Otokrat Zihniyet...
- SİNAN BOZTEPE'YLE DURUŞMA GÜNÜ
- Seni Gidi Barut Fıçısı
- SİS DAĞLARI
- GELEN LOKMAYI KEMLEYİP BİR YANA ATAN
- ALİ İHSAN METE DEDE (BABA - SEYYİD ALİ SULTAN) İLE SÖYLEŞİ
- GÖNÜLDEN GÖNÜLE SOHBETLER; SEYYİD ALİ SULTAN YAŞIYOR
- ŞİMDİ BURDAN GÖÇÜP GİTMENİN ZAMANI DEĞİL
- EY OĞUL
- GÜNE BAKAN